16 Mayıs 2017 Salı

UNUTULMAYAN KARDELEN, TÜRKAN SAYLAN

"Ömründen uzun idealleri vardı..."
Hastanelerin onkoloji bölümleri hep hüzün vermiştir bana.

Hastaların gözlerinde umudu, hasta yakınlarının gözlerinde ise çaresizliğin verdiği umutsuzluğu yakalayabilirsiniz.

Sedyelerde, tekerlekli sandalyelerde, bekleme koltuklarında kemoterapi sıralarının gelmesini bekleyen, vücutlarının bir organına davetsiz gelip çöreklenmiş canavarın tükenmesi, yok olması için her öneriye, tavsiyeye kulak veren insanlarla doludur  koridorlar. 
Yeniden sağlıklı günlerine dönebilmeyi umut eden insanlarla.

Oradaki dostluklar farklıdır, dertler, acılar, ağrılar, çaresizlikler ortaktır.
 Enfeksiyon kapmamaları için yüzlerine taktıkları maskenin üstünden görebildiğiniz gözleri ile, gözleriniz birleşince, çaresizliğinizi daha bir derinden hissedersiniz.


Çocuk hastalar daha da burkar yüreğinizi.
Anneleri ise, tüm inançlarına rağmen, kadere isyanlarını yüreklerine gömerler ..


Ara ara gazetelerde ünlü sanatçılarımızın veya sporcularımızın Lösemi kliniklerini ziyaret fotoğrafları magazin sayfalarına yansır.
Kemoterapi’den dökülmüş saçları ve kirpikleri, yüzlerindeki maskeleri ile o minik yüreklerin ellerine tutuşturulmuş hediye oyuncaklarla, objektiflere bakışlarını içiniz titreyerek izlersiniz, reklamın böylesine isyan edersiniz.


Bir kısa film izlemiştim, küçük bir kız, kapıyı açıp karşısında saçları dökülmüş lösemi hastası kardeşini görünce, hemen odasına gidip, kendi saçlarını da kısacık kesiyor, kardeşine veriyordu. Sevginin, paylaşımın kısacık  öyküsüydü sanki bu…

Sevgili Türkan Saylan’ı ilk tanıdığımda kanser bu günkü kadar yayılmamıştı. Onunla ilk tanışmamız Mersin’de Tıp Fakultesi’nden sınıf arkadaşları ile olan bir sınıf  toplantısında  olmuştu.
Kansere yeni yakalanmış, bir göğsü henüz alınmıştı, dernek çalışmalarının henüz başlamadığı yıllardı.

Kanal 2000 TV programında.
Daha sonra dostluğumuz gelişerek devam etti. Türk Kadınlar Birliği Mersin Şubesi kurucu başkanı olduğum yıllarda düzenlediğimiz  panellerde davetlerimizi kırmayarak sık sık konuşmacı konuğumuz olmuştu..
Mersin’de Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin kuruluş gecesi öncesi ise, onunla Kanal 2000 televizyonu için bir söyleşi yapmış, kitlelere ulaşma heyecanını, çalışmalarını aktarma sevincini, gelecek için projelerini birlikte paylaşmış, hatta onuruna verilen yemeğe O'nu biraz geç bile bırakmıştım..                                                                                    





Sonraki yıllarda vücudunu esir alan hastalığına rağmen, hastalığı “yok” farz ederek bu ülke insanı, bu ülke çocukları için olağanüstü bir çaba ile çalıştı, Kardelenler pıtrak gibi çoğaldı, dernek üyelerinin özverili çalışmaları ile onun rehberliğinde bütün yurdu sardı. Başarıları ülke hudutlarını çoktan aşmıştı artık..


  
Kanser, beklenmeyen ve istenmeyen bir misafirdir bedenlerimizde.
Nerede, ne zaman, kaç yaşında, kapınızı çalmadan, sizden onay almadan gelip içinize çörekleneceğini bilemiyorsunuz.
Ama sanıyorum, sevgi, şefkat dolu stressiz bir yaşam en iyi ilacı….

Tedavisinin en hassas döneminde evine, anılarına yapılan hain tecavüze, belli etmemeye çalışsa da, sevgili Türkan Saylan’in ne kadar üzüldüğünü, hırpalandığını tahmin edebiliyorum.

 VEDA
Onu Kurtuluş Savaşı'mızın başlangıç tarihi olan bir 19 Mayıs günü, yüreklerimiz kan ağlayarak uğurladık. Dernek üyesi arkadaşlarının onun bıraktığı meşaleyi zirveye taşıyacaklarına eminim…

Ona yapılanların ve iftiracıların utançla anılacağını, Türkan Saylan aydınlığının ise tarih kitaplarında asırlara taşınacağını biliyorum.


Geçen aylarda Hasankeyf’e yaptığımız gezide onun eseri olan Atatürk İlkokulu’ndan bir gurup kız öğrenci ile tanışmıştım.

 Gezi gurubundan ayrılıp, o minik, bıcır bıcır, konuşkan çocuklarla, emekli bir eğitimci
olmanın da verdiği duygusallıkla, Dicle kıyısındaki bir çay bahçesinde oturup saatlerle sohbet etmiştim.
Bana kendi el emekleri ile yaparak armağan ettikleri bilekliği ise hiç çıkarmadım o günden beri.
  Çünkü o bilekliğe her bakışımda o minik Kardelen’leri hatırlıyor, Türkan Saylan’ın diğer binlerce Kardelen’i ile birlikte aydınlık Türkiye’nin geleceğini şekillendireceklerini düşünerek umutlanıyorum....


                                                     

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği gönüllüsü olan, başta geçen dönem Genel Başkanı Aysel Çelikel  ve yeni  dönem Genel Başkanı sevgili Ayşe Yüksel olmak üzere, dernek üyesi tüm arkadaşlarımın yüreklerine sağlık diyorum.

 Vatanımız için iyi ki varsınız ...

NURAY SOMER BOZBEY
18 MAYIS 2016






Türkan Saylan, ödülü aldıktan sonra yaptığı konuşmada, eğitime ilişkin olarak çeşitli kuruluşların katkılarıyla yaptıkları projelerle 36 bin kız çocuğuna ulaştıklarını hatırlattı. Saylan, "Bugün Türkiye’de terörün önlenmesi, açlığın, sefaletin, işsizliğin giderilmesi konusunda kız çocuklarının eğitiminin yüzde 100 katkısı olacaktır" dedi.
ALDIĞI ÖDÜLLER- 

Prof. Dr. Türkan Saylan'ın çeşitli kuruluşlar tarafından aldığı ödülleri ise şunlar: 

''Uluslararası Gandhi Ödülü'' Hindistan Hükümeti'nce, 1986 'Atatürk İlke ve Devrimleri Ödülü' İstanbul Üniversitesi, 1960 'Dowling Kulübü Onur Üyesi' İngiltere Dermatologları Derneği, 1978 Kuzey Amerika Klinik Dermatoloji Derneği tarafından Onur Üyesi seçildi, 1996 'Atatürk İlke ve Devrimleri Ödülü' İstanbul Üniversitesi (İkinci kez), 1996 'Ülkemizde Yılın Kadını Ödülü' 1990, 'Melvin Jones Ödülü' Rotary Kulüpleri, 1991 'Atatürkçü Düşünceye Hizmet Ödülü' İncirli Lions Kulübü, 1996 'Kuvayi Milliye Ödülü' Haliç Rotary Kulübü, 1997 'Atatürk Ödülü' Tuzla Rotary, 1997 'Fahrettin Kerim Gökay Ödülü' Türk Lions Vakfı, 1997 'Türkiye Ziraatçiler Birliği Dayanışma Ödülü' 1998 '75. Yıl Ödülü' Türk Kadınlar Birliği Şişli Şubesi, 1998 'Uğur Mumcu – Muammer Aksoy Ödülü' ADD İstanbul Şubesi, 1999 'Rıfat Ilgaz Kültür Merkezi Onur Ödülü' Rıfat Ilgaz Kültür Merkezi, 2000 İtalya 'Foyer des Artistes Kurumu Ödülü', 2001 'Hasta ve Hasta Yakını Hakları Derneği Ödülü' Cüzzamlı Hastalara verdiği uzun süreli hizmet ve getirdiği bakış açısı nedeniyle, 2001 'Education and Modernization Award' Atatürk Society of Amerika Amerika / Atatürk Topluluğu, 2001 'Sanat Kurumu Onur Ödülü', 2002 'Atatürk / Çağdaşlık Ödülü' Dünya Atatürkçü Kuruluşları, 10 Kasım 2003 'Üstün Hizmet Ödülü' Yıldız Teknik Üniversitesi, 2004 'Eğitim Ödülü' TED Koleji, 2004 '100. Yıl Mesleki Başarı Ödülü' Rotary Kulübü, 2004 'İnsan Hakları Ödülü' Izmir Karşıyaka Belediyesi, 2004 'Türkiye'nin En İyi Eğitimcisi' Ödülü Tempo Dergisi, 2004 'Yılın En Yürekli Kadını Ödülü' Kültür Üniversitesi öğretim üyeleri ve öğrencileri, 2004 'Puduhepa Ödülü' Adana Kütür Sanat Derneği, 2005 'Meslek Hizmetleri Ödülü' Ankara Emek Rotary Kulübü, Ekim 2005 'Toplumsal Barış Ödülü' Barış Radyo, 2005 'İnsan Hakları Demokrasi Barış ve Dayanışma Ödülü' SODEV Sosyal Demokrasi Vakfı, 2005 'İyi Kalpli Ol Ödülü' Türk Kalp Vakfı, 2006 'Yılın Başarılı İş Kadınları Ödülü' Dünya Gazetesi, 2006 'ÇEK Eğitim Ödülü' Çağdaş Eğitim Kooperatifi, 2007 'Onur Ödülü', Maltepe Üniversitesi Zirvedekiler İletişim Ödülleri kapsamında Maltepe Üniversitesi, 2007 'Yılın Keçisi Ödülü' Gururlu duruşu ve çağdaşlaşma yolundaki inadı nedeniyle Fethiye/Ölü Denizli Belediye Başkanlığı, 2007 'Cumhuriyetimizin Yılmaz Savaşçıları Onur Ödülü' Mersin/Yenice halkının oylarıyla Yenice Belediyesi'nce, 2007 'Örnek Kıdemli Vatandaş Ödülü' TÜRYAK ve Hacettepe Üniversitesi'nce, 2007 'Melvin Jones Ödülü' 118. Lion Kulübünce 2. kez, 2007 'Hizmet Ödülü' Tıp ödülleri kapsamında Bayındır Hastanesi'nce, 2007 'Hizmet Ödülü' Eminönü Rotary, 2007 'Hizmet Ödülü' Metropolitan Rotary, 2007 'Yılın En Başarılı Kadını Ödülü' Böbrek Vakfı, Mart 2008 'Aydınlanma Onur Ödülü' Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği, 2008 'Margarette Golding Ödülü', 2008 'Yılın Sivil Toplum Önderi', Ekonomist Dergisi.'' 

Eğitim alanındaki hizmet ve başarıları dolayısıyla Prof. Dr. Türkan Saylan'a ''Vehbi Koç Ödülü'' de verildi. Saylan'a ödülü 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Mustafa Koç ve Vehbi Koç Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Semahat Arsel tarafından sunuldu. 

ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan, Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) tarafından, cüzzam ve eğitim alanındaki çalışmaları nedeniyle ''Fahri Doktora'' unvanına da layık görülmüştü."